Ela
New member
Yılanın Bilimsel Adı Nedir? Bilim mi Mizah mı, Karar Veremedim!
Selam forum ahalisi!
Bugün sizlerle akşam çayı eşliğinde bir doğa konusu konuşalım dedim ama olay öyle bilimsel kalmadı — çünkü konu yılanlar. Evet, yanlış duymadınız: o sinsice süzülen, bazen korkulan ama çoğu zaman sadece güneşlenmek isteyen o soğukkanlı dostlarımız.
Ama işte mesele şu: "Yılanın bilimsel adı nedir?" sorusunu Google’a sorsak saniyeler içinde yanıt alıyoruz — Serpentes!
Ama forum burası; biz sadece “Serpentes” deyip dağılmayız.
Biz o yılanın hikâyesini, kişiliğini, hatta belki forumdaki bazı “insan yılanları” bile konuşuruz!
---
Serpentes: Latince mi, Dert Çekmiş mi?
Şimdi gelin şu “Serpentes” kelimesine biraz yakından bakalım. Latince kökenli, “sürünmek” anlamına geliyor. Yani bilim bile diyor ki: “Bu arkadaş yürümez, süzülür.”
Ama bir düşünün: İnsanlar binlerce yıldır yılanlardan korkmuş, kaçmış, kimisi tapmış, kimisi efsane yaratmış. Bilim “Serpentes” demiş ama halk “Eyvah!” demiş.
Bir erkek forumdaş dün yazmıştı ya hani:
> “Hocam, ben yılanı görünce stratejik bir geri çekilme yapıyorum.”
İşte erkeklerin bu stratejik yönü burada da kendini belli ediyor! Geri çekilme planlı, hesaplı, adeta bir askeri manevra!
Kadın forumdaşlardan biri de şöyle yazmıştı:
> “Ben yılanı görünce önce onun da korktuğunu düşünürüm, sonra bağırırım.”
İşte o da empatiyle başlıyor ama sonuçta hayatta kalma içgüdüsü devreye giriyor. Aradaki fark? Biri savaş planı yapıyor, diğeri duygusal bağ kurmaya çalışıyor.
Yani yılan bile kararsız kalıyor: “Bunlar benden mi korkuyor, yoksa terapi mi başlatacaklar?”
---
Yılanların Gizli Forumu: Serpentes.net!
Bir düşünün, yılanların da kendi forumu olsa neler konuşulurdu acaba?
“İnsanların bilimsel adı nedir?” başlıklı bir konu açılmış olurdu kesin.
Ve bir yılan nickli kullanıcı yazardı:
> “Bunlar da her yerde bağırıyor, tıslayamıyorlar ama hep konuşuyorlar.”
Bir diğeri cevap verirdi:
> “Kardeşim, geçen gün biri beni terlik fırlatarak kovdu, savunma mekanizması olarak poz verdim, sonra belgeselde gördüm ‘yılan saldırıya geçti’ demişler!”
Bir de erkek yılanlar kendi aralarında şöyle bir tartışma açardı:
> “Kuyruk kas oranını nasıl artırabiliriz?”
Kadın yılanlar ise muhtemelen şunu konuşurdu:
> “Erkek yılanlar çiftleşme dansında neden hep aynı hareketi yapıyor?”
İşte forumlarda doğa böyle mizahla birleşince, hem öğreniyoruz hem gülüyoruz.
---
Erkeklerin Stratejik, Kadınların Empatik Yılan Yaklaşımı
Forumda erkek kullanıcılar genelde konuyu şöyle ele alıyorlar:
“Yılanı görünce ne yapmalı? Soğukkanlı olmalı. Pozisyon almalı. Açık araziye çıkmalı.”
Bir nevi ‘Operasyon Serpentes’ planı yapıyorlar.
Kadın kullanıcılar ise genelde daha çok yılanın motivasyonunu anlamaya çalışıyor:
“Yılan niye geldi acaba? Belki yolunu kaybetti, belki sıcak arıyordu.”
Yani olay dramatik bir hikâyeye dönüşüyor: “Bir yılan, bir bahçe, bir yanlış anlaşılma.”
Bu fark, bilimin bile açıklayamayacağı kadar insani bir durum.
Belki de “Serpentes” sadece bir canlı türünü değil, insan davranışlarının bir aynasını da anlatıyor.
---
Mitolojik Yılanlar: Tanrı mıydı, Yoksa Tıslayan PR Uzmanları mı?
Yılan deyince akla hemen mitoloji geliyor. Antik Yunan’da Asklepios’un asası etrafındaki yılan, bugün bile tıbbın sembolü. “Yılan” yani “şifa”.
Ama aynı zamanda, Adem’le Havva’nın hikâyesinde “günahın temsilcisi” de yine yılan.
Yani yılanlar tarihin en iyi PR ajansına sahip: bir yanda kutsal, diğer yanda şeytani.
Bu kadar karışık bir imaja sahip olup hâlâ hayatta kalmaları bile saygı gerektiriyor!
Erkek forumdaşlardan biri geçenlerde şöyle yazmıştı:
> “Benim kayınvalidem de yılan burcundan, ama o kadar stratejik ki ben bile tıslayamıyorum.”
Yorumun altına gelen yanıtlar:
> “Sen yine şanslısın, benimki piton gibi sarıyor, nefes alamıyorum.”
---
Bilimsel Adı Serpentes Ama Ruh Hali Değişken
Yılanların bilimsel adı tek: Serpentes.
Ama türlere baktığınızda çeşitlilik sonsuz. Engerek, kobra, boa, piton, çıngıraklı…
Tıpkı insanlarda olduğu gibi: aynı tür, farklı karakterler!
Bazısı sessizdir, bazısı ısırmadan duramaz.
Bazısı rengine güvenir, bazısı hızına.
Ve evet, forumlarda da aynı tipler var!
“Ben sadece izlerim” diyen yılan forumdaşlar…
“Ben arada sokarım ama hak edeni bulur” diyenler…
İşte doğa, forumun ta kendisi.
---
Yılan Felsefesi: Sürünmek mi, Süzülmek mi?
Şimdi gelin dürüst olalım.
Hepimiz hayatın bir döneminde bir “yılanlık” yapmışızdır.
Kimimiz gizlice bilgi toplamışızdır, kimimiz planlı bir tıslama atmışızdır.
Belki de “yılan” doğanın bize dürüstçe gösterdiği bir metafordur:
Hayatta bazen dik yürüyemezsin, sürünerek de ilerlersin ama önemli olan hedefe varmaktır.
Erkek forumdaşlar bu konuda stratejik davranıp “hayatta kalma sanatı”na vurgu yaparken, kadın forumdaşlar genelde “denge ve anlayış” üzerinden gidiyor.
Biri diyor ki: “Savun, koru, ilerle.”
Diğeri diyor ki: “Anla, çöz, dönüştür.”
Ve ortaya çıkıyor: insanlık serpentesleşiyor!
---
Son Tıslama: Forumun En Tuhaf Sorusuyla Bitirelim
Peki sevgili forumdaşlar, bir düşünün:
Yılanların da forumu olsa, bizi “Bilimsel adı nedir?” diye konuşur muydu,
yoksa “İnsanların neden bu kadar saçları var?” mı diye tartışırdı?
Yoksa bizler de kendi “insan forumumuzda” aynı şeyi yapmıyor muyuz?
Kendi türümüzü anlamaya çalışıyoruz, biraz mizahla, biraz empatiyle.
O yüzden gelin, bu başlığı yorumlarla şenlendirelim:
Sizce yılanlar hak ettikleri saygıyı görüyor mu?
Yoksa “Serpentes” sadece kitaplarda mı kalacak?
Yorumlarınızı bekliyorum, tıslayarak gelin ama gülerek çıkın!
Selam forum ahalisi!
Bugün sizlerle akşam çayı eşliğinde bir doğa konusu konuşalım dedim ama olay öyle bilimsel kalmadı — çünkü konu yılanlar. Evet, yanlış duymadınız: o sinsice süzülen, bazen korkulan ama çoğu zaman sadece güneşlenmek isteyen o soğukkanlı dostlarımız.
Ama işte mesele şu: "Yılanın bilimsel adı nedir?" sorusunu Google’a sorsak saniyeler içinde yanıt alıyoruz — Serpentes!
Ama forum burası; biz sadece “Serpentes” deyip dağılmayız.
Biz o yılanın hikâyesini, kişiliğini, hatta belki forumdaki bazı “insan yılanları” bile konuşuruz!
---
Serpentes: Latince mi, Dert Çekmiş mi?
Şimdi gelin şu “Serpentes” kelimesine biraz yakından bakalım. Latince kökenli, “sürünmek” anlamına geliyor. Yani bilim bile diyor ki: “Bu arkadaş yürümez, süzülür.”
Ama bir düşünün: İnsanlar binlerce yıldır yılanlardan korkmuş, kaçmış, kimisi tapmış, kimisi efsane yaratmış. Bilim “Serpentes” demiş ama halk “Eyvah!” demiş.
Bir erkek forumdaş dün yazmıştı ya hani:
> “Hocam, ben yılanı görünce stratejik bir geri çekilme yapıyorum.”
İşte erkeklerin bu stratejik yönü burada da kendini belli ediyor! Geri çekilme planlı, hesaplı, adeta bir askeri manevra!
Kadın forumdaşlardan biri de şöyle yazmıştı:
> “Ben yılanı görünce önce onun da korktuğunu düşünürüm, sonra bağırırım.”
İşte o da empatiyle başlıyor ama sonuçta hayatta kalma içgüdüsü devreye giriyor. Aradaki fark? Biri savaş planı yapıyor, diğeri duygusal bağ kurmaya çalışıyor.
Yani yılan bile kararsız kalıyor: “Bunlar benden mi korkuyor, yoksa terapi mi başlatacaklar?”
---
Yılanların Gizli Forumu: Serpentes.net!
Bir düşünün, yılanların da kendi forumu olsa neler konuşulurdu acaba?
“İnsanların bilimsel adı nedir?” başlıklı bir konu açılmış olurdu kesin.
Ve bir yılan nickli kullanıcı yazardı:
> “Bunlar da her yerde bağırıyor, tıslayamıyorlar ama hep konuşuyorlar.”
Bir diğeri cevap verirdi:
> “Kardeşim, geçen gün biri beni terlik fırlatarak kovdu, savunma mekanizması olarak poz verdim, sonra belgeselde gördüm ‘yılan saldırıya geçti’ demişler!”
Bir de erkek yılanlar kendi aralarında şöyle bir tartışma açardı:
> “Kuyruk kas oranını nasıl artırabiliriz?”
Kadın yılanlar ise muhtemelen şunu konuşurdu:
> “Erkek yılanlar çiftleşme dansında neden hep aynı hareketi yapıyor?”
İşte forumlarda doğa böyle mizahla birleşince, hem öğreniyoruz hem gülüyoruz.
---
Erkeklerin Stratejik, Kadınların Empatik Yılan Yaklaşımı
Forumda erkek kullanıcılar genelde konuyu şöyle ele alıyorlar:
“Yılanı görünce ne yapmalı? Soğukkanlı olmalı. Pozisyon almalı. Açık araziye çıkmalı.”
Bir nevi ‘Operasyon Serpentes’ planı yapıyorlar.
Kadın kullanıcılar ise genelde daha çok yılanın motivasyonunu anlamaya çalışıyor:
“Yılan niye geldi acaba? Belki yolunu kaybetti, belki sıcak arıyordu.”
Yani olay dramatik bir hikâyeye dönüşüyor: “Bir yılan, bir bahçe, bir yanlış anlaşılma.”
Bu fark, bilimin bile açıklayamayacağı kadar insani bir durum.
Belki de “Serpentes” sadece bir canlı türünü değil, insan davranışlarının bir aynasını da anlatıyor.
---
Mitolojik Yılanlar: Tanrı mıydı, Yoksa Tıslayan PR Uzmanları mı?
Yılan deyince akla hemen mitoloji geliyor. Antik Yunan’da Asklepios’un asası etrafındaki yılan, bugün bile tıbbın sembolü. “Yılan” yani “şifa”.
Ama aynı zamanda, Adem’le Havva’nın hikâyesinde “günahın temsilcisi” de yine yılan.
Yani yılanlar tarihin en iyi PR ajansına sahip: bir yanda kutsal, diğer yanda şeytani.
Bu kadar karışık bir imaja sahip olup hâlâ hayatta kalmaları bile saygı gerektiriyor!
Erkek forumdaşlardan biri geçenlerde şöyle yazmıştı:
> “Benim kayınvalidem de yılan burcundan, ama o kadar stratejik ki ben bile tıslayamıyorum.”
Yorumun altına gelen yanıtlar:
> “Sen yine şanslısın, benimki piton gibi sarıyor, nefes alamıyorum.”
---
Bilimsel Adı Serpentes Ama Ruh Hali Değişken
Yılanların bilimsel adı tek: Serpentes.
Ama türlere baktığınızda çeşitlilik sonsuz. Engerek, kobra, boa, piton, çıngıraklı…
Tıpkı insanlarda olduğu gibi: aynı tür, farklı karakterler!
Bazısı sessizdir, bazısı ısırmadan duramaz.
Bazısı rengine güvenir, bazısı hızına.
Ve evet, forumlarda da aynı tipler var!
“Ben sadece izlerim” diyen yılan forumdaşlar…
“Ben arada sokarım ama hak edeni bulur” diyenler…
İşte doğa, forumun ta kendisi.
---
Yılan Felsefesi: Sürünmek mi, Süzülmek mi?
Şimdi gelin dürüst olalım.
Hepimiz hayatın bir döneminde bir “yılanlık” yapmışızdır.
Kimimiz gizlice bilgi toplamışızdır, kimimiz planlı bir tıslama atmışızdır.
Belki de “yılan” doğanın bize dürüstçe gösterdiği bir metafordur:
Hayatta bazen dik yürüyemezsin, sürünerek de ilerlersin ama önemli olan hedefe varmaktır.
Erkek forumdaşlar bu konuda stratejik davranıp “hayatta kalma sanatı”na vurgu yaparken, kadın forumdaşlar genelde “denge ve anlayış” üzerinden gidiyor.
Biri diyor ki: “Savun, koru, ilerle.”
Diğeri diyor ki: “Anla, çöz, dönüştür.”
Ve ortaya çıkıyor: insanlık serpentesleşiyor!
---
Son Tıslama: Forumun En Tuhaf Sorusuyla Bitirelim
Peki sevgili forumdaşlar, bir düşünün:
Yılanların da forumu olsa, bizi “Bilimsel adı nedir?” diye konuşur muydu,
yoksa “İnsanların neden bu kadar saçları var?” mı diye tartışırdı?
Yoksa bizler de kendi “insan forumumuzda” aynı şeyi yapmıyor muyuz?
Kendi türümüzü anlamaya çalışıyoruz, biraz mizahla, biraz empatiyle.
O yüzden gelin, bu başlığı yorumlarla şenlendirelim:
Sizce yılanlar hak ettikleri saygıyı görüyor mu?
Yoksa “Serpentes” sadece kitaplarda mı kalacak?
Yorumlarınızı bekliyorum, tıslayarak gelin ama gülerek çıkın!